Diyarbakır’ın Kayapınar İlçesinde butik mağaza işleten Zehra E. evin yatak odasında 1 adet hasır bilezik, 1 adet kelepçeli bilezik, 3 adet burma bilezik, 1 adet bilezik, 1 yüzük, 1 çeyrek altın, 100 dolar ve 8 bin lira parasının yerinde olmadığını görünce polise başvurdu. Genç kadın önce binanın kapıcısından şikayetçi oldu, ardından da ek ifadesinde 1 yıldan beri ilişki yaşadığı sevgilisinden şüphelendiğini söyledi. Evde inceleme yapan polisler parmak iziyle ilgili çalışma yürüttü. Kriminal incelemede, altınların çalındığı kutuların üzerinde Lokman İ.’ye ait parmak izleri çıkınca tutuklandı.
“KENDİSİ ESKORTLUK YAPIYOR OTEL KAYITLARIMIZ VAR”
Asliye Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıkan muhtar, “Zehra ile sosyal medya üzerinden tanışıp sevgili olduk. Diyarbakır escort yazarak numarasını buldum. Kendisi Açelya ve benzer farklı kod isimler kullanıyordu. Olay günü beni arayıp telefonunun bozulduğunu belirterek ısrarla evine çağırdı. Kendisi hayat kadınıdır. Otellerde kaydımız vardır. 1.5 yıldır beraberiz. Her ilişkiye girdiğimde kendisine 3 bin lira ödüyordum. Kendisi benim dışımda insanlarla da görüşür, buna dair otel kayıtları vardır. Ben evdeyken bile bir kaç kez başka insanlarla diğer bir odada ilişkiye girdiğini biliyorum. Evine akşam gidip telefonunu tamir ettirdim. Alkollü değildik. Cinsel ilişkiye girdik. Kendisi beni çağırdığı için üzerimde param yoktu. O da istemedi. Ancak bir sonraki ilişkide parasını istiyordu. Benim kendisine cinsel ilişki karşılığı 10 bin lira borcum vardır. Evde yarım saat kalıp köpeğini sevdikten sonra çıktım. Beni kapıya kadar uğurladı” dedi.
“BEN HIRSIZ DEĞİLİM BU BİR İFTİRA VE KOMPLODUR”
Birkaç gün sonra Zehra’nın kendisini arayıp 8 bin lirasını alıp almadığını sorduğunu belirten muhtar, “Ben almadığımı söyleyince ‘Zaten senden şüphelenmiyorum’ dedi. Birkaç gün sonra bu kez beni tehdit etmeye başladı. ‘Benim paramı getir, yoksa seni muhtarlıktan attırırım’ dedi. Evine ayda 3-4 kez ilişkiye girmek için giderdim. Aynı zamanda benim sevgilimdir. Kendisine künye, takı gibi hediyeler alırdım. Genellikle oturma odasında ilişkiye girerdik. Yatak odasına kesinlikle girmedim. Çünkü bana kimseyi yatak odasına almadığını söylüyordu. Ben de ısrarcı olmadım. Takı kutularında parmak izimin çıkması şu şekilde olabilir. Kendisine hediye aldığım zamanlarda bana takı kutusunun içine bırakmamı isterdi. Benim çaldığımı iddia ettiği paranın iki katını ben kendisine harcadım. Aile olarak maddi durumumuz iyidir. Benim paraya ihtiyacım yoktur. Hırsız değilim; bu nedenle zarar gidermeyi kabul etmiyorum, bu bir iftira ve komplodur” dedi.
Sevgilisi Zehra E. ise, “Olay günü evime çağırdım. O da arkadaşlarıyla mekânda alkol aldığını söyledi. Konum at geleyim dediğimde erkekler var, sen gelme, ben gelirim dedi. Telefonum arızalı olduğu için güncelleme yaptı. Salonda oturduk, ilişkiye girmedik. Öncesinde ilişkiye yatak odasında giriyorduk. Yatak odamda, yanımda uyuyordu. Ben telefonla ilgilenirken o da tuvalete girdi. Yatak odama girip girmediğini görmedim. Altınlarım olduğunu biliyordu, ben sosyal medyadan paylaşıyordum. Panik halinde telefon geldiğini ve çıkması gerektiğini söyleyip gitti. Önce çamaşır makinesinin üstündeki 8 bin liranın yerinde olmadığını gördüm. Kendisini arayıp sordum bana almadığını söyledi. Altınlara bakmak aklıma gelmemişti, birkaç gün sonra da takı kutularına baktığımda altınlarımın yerinde olmadığını gördüm. Şikayetçiyim, zararımı gidersin” dedi.
7 YIL 6 AY CEZA ALDI, TUTUKLULUK DEVAM
Savcı sanığın cezalandırılmasını, ancak hükümle birlikte tahliyesini istedi. Mahkeme ise, Zehra E.’nin önce bina görevlisi ve komşularından şüphelendiğini, ancak takı kutularında parmak izinin çıkması üzerine suçlamayı sevgilisine yönelttiğini belirtti. İkili arasında bir husumet tespit edilemediğine dikkat çeken mahkeme, sanığın yatak odasını hiç kullanmadığını belirtmesine rağmen yatak odasındaki takı kutularında parmak izinin nasıl çıktığına bir açıklama getiremediği için hırsızlık suçundan önce 7 yıl 6 ay hapisle cezalandırdı, ardından cezayı 6 yıl 3 aya indirdi. Sanığın kişilik özellikleri, şahsi ve sosyal durumu nazara alınarak kaçma ihtimalinin bulunması dikkate alındığında hakkında adli kontrolün yetersiz kalacağı göz önünde tutularak hükmen tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Çok yazık.