Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçesi görüşüldü.
Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un açıklamalarına tepki gösterdi.
Karaca, “Ne güzel sayılar veriyorsunuz. Milyarlarca liralar, yüzbinlerce konut, binlerce onarım, hektarlarca etüt çalışması…’Devlet yarayı sardı’ reklamının arkasında, daha geçen günkü Malatya depreminde 3 şehirde çöken binaları görüyoruz” dedi.
“HATAY’DA ZEYTİNLİKLERİ SÖKÜP YOL YAPIYORSUNUZ”
Karaca, Hatay’da zeytinliklerin sökülerek yol yapıldığını belirterek şunları söyledi:
“Hatay’da zeytinlikleri söküp yol yapıyorsunuz, refüje de ağaç dikiyorsunuz. Zeytinliklerimizi vermeyeceğiz diyen Çiğdem Arslan sürüklene sürüklene göz altına alınıyor. Dilinizde ‘güvenli kentler’ ve ‘akıllı şehirler’ derken kimi kandırıyorsunuz. 6 Şubat depremlerinde yıkılan binalara ilişkin açılan davaların yalnızca 10 tanesinde bu binaları denetlemekle yükümlü kamu görevlilerinin yargılanması için izin verildi. Yargılanan denetim firması yetkilisi sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor.”
Sosyal konut müjdesi veriyorsunuz. TOKİ mağdurları size gülüyor. Maliyet fiyatlarındaki artış yüzünden 5 yıldır inşaatlar tamamlanmıyor, yetmezmiş gibi TOKİ taksitlere sürekli zam yapılıyor. Binlerce hak sahibi taksitleri ödeyemez hale geldi. TOKİ mağdurları peşinizi bırakmadı, kaçtınız. Hangi sosyal konut müjdesinden bahsediyorsunuz.
“HALA KONTEYNIRDA KALAN VATANDAŞ SAYISINI DA VERİN”
Şu sunumlarda keşke hala konteynırda kalan vatandaş sayısını da verseniz. Kurduğunuz Afet Yeniden İmar Fonu’na tek kuruş kaynak aktarmadığınızı anlatsanız da biraz gerçekleri konuşsak.
“SİZİN VATANSEVERLİĞİNİZ YABANCI MADEN ŞİRKERLERDEN, TEKELLERDEN ALDIĞINIZ KOMİSYON KADAR”
Kaz Dağında ve Mazı Dağında milyonlarca ağacı yok edip, su kurutarak çıkarılan bakır, İngiltere tekeli ICoNiChem’e götürülecekmiş. Silah sanayi için kobalt ve nikel tuzları üretilecekmiş. Yani bize doğa yıkımı, İngiltere majestelerine bal, kaymağı elinizle sunuyorsunuz. İliç’in acısı hala taptazeyken hem doğayı hem de işçileri kurban ettiğinizi burada saklıyorsunuz. Sizin vatanseverliğiniz yabancı maden şirkerlerden, tekellerden aldığınız komisyon kadar.
“KÖFTEYİ PATRONLAR YİYOR, HALKA ZIKKIM DÜŞÜYOR”
İzmir Körfezinden bir şişe numune su getirmişsiniz ya. Keşke İzmit Körfezi’nden de getirseydiniz. Hani şu ‘çözeceğiz’ deyip de daha beter hale getirdiğiniz yerden. İzmit Körfezi’nin suyu nerede masada görmek istiyoruz. Burada vekilleriniz İzmir’i diline doladı. Yıllardır yönettiğiniz Antep’e bakalım. Başpınar Organize Sanayi Bölgesinin atıkları Nizip Çayı’na dökülüyor. 10 yılda bir arıtma tesisini anca kurdunuz. Fatma Şahin ‘Dere temizlenecek, bu derenin suyuyla köfte yiyeceğiz’ demişti. Dereden alınan son numunelerde yüksek derecede nonilfenol çıktı. önce OSB işçilerinin ellerinden ve ciğerlerinden geçiyor, ardından da Nizip Çayı’na karışıyor. 30 köyün suyuna, hayvanına, bitkisine, insanına etki ediyor. Köfteyi patronlar yiyor, halka zıkkım düşüyor.”
KURUM’DAN KARACA’YA: SEN ANTEP’İN YOLUNU BİLİYOR MUSUN?”
Kurum, Karaca’nın sözünü keserek, “Sen Antep’in yolunu biliyor musun” diye konuştu. Karaca, Komisyon Başkanı Mehmet Muş’tan 1 dakika ek süre istemesine rağmen, Başkan Muş, Karaca’ya ek süre vermedi.
Kaynak: ANKA
Çok yazık.