
Institut français Ankara, Cermodern işbirliğiyle Cermodern’de Fransız Sineması’nın sevilen yapıtlarını perşembe akşamları açık havada Ankaralı sinemaseverlerle buluşturuyor. Filmlerin Türkçe altyazılı olarak orijinal dili Fransızca gösterildiği etkinlik 3 Temmuz’da “Making Of” filmiyle başladı.
Fransız Sineması’ndan özel bir seçkinin seyirciyle buluşturulacağı etkinlik kapsamında bu akşam yönetmen koltuğunda Julie Navarro’nun oturduğu “Sadece Birkaç Gün / Quelques jours pas plus” filmi gösterilecek. İşte açıkhavada gösterilecek seçkinin diğer filmleri:
“KÖPEKLERE VE İTALYANLARA İZİN YOK / INTERDIT AUX CHIENS AT AUX ITALIENS” (24 Temmuz Perşembe)
Ödüllü yönetmen Alain Ughetto’nun yönetmenliğini üstlendiği film 20. yüzyılın başlarında İtalya’nın kuzeyinde yaşayan Ughetto ailesinin yolculuğunu konu alıyor. Ughetto ailesi memleketleri Ughettera’ta yaşam giderek zorlaşınca, her şeye sıfırdan başlamak için yurt dışına gitmenin hayalini kurar. Rivayete göre, Luigi Ughetto Alpleri aşar ve Fransa’da yeni bir hayata başlar. Bu cesur adım, sevilen ailesinin kaderini sonsuza dek değiştirir.
*
“KOMPROMAT” (31 Temmuz Perşembe)
Jérôme Salle’in yönetmenliğini üstlendiği Kompromat’ta, girişken ve kendini işine adamış bir diplomat olan Mathieu, Siberian Alliance Française başkanı olarak Irkutsk’ta bir görevi kabul eder. Taşınmanın ailesi ve zor durumdaki evliliği için iyi olmasını umar, ancak çok geçmeden kültürel etkinlikler düzenlemek ve Mathieu’nun sanatsal ifadesini desteklemek, onu yerel yetkililerle anlaşmazlığa düşürür. Korkunç bir suçla itham edilirken, kısa süre sonra birisinin Rusya’nın FSB’siyle bir dava uydurduğunu, ona tuzak kurulduğunu fark eder.
*
“400 DARBE / LES QUATRE CENTS COUPS” (7 Ağustos)
Yönetmen koltuğunda François Truffaut’nun oturduğu 400 Darbe filmi, 1950’lerin başlarında Paris’te yaşayan 12 yaşındaki Antoine’in hikayesini ele alıyor. Antoine ailesiyle yaşadığı problemler ve okuldaki öğretmeni tarafından sıkça aşağılanması yüzünden ne okulda ne de evde huzur bulabilmektedir. Ödevini yapmadığı için arkadaşıyla birlikte okuldan kaçtıkları bir gün sokakta annesini başka bir adamla gören Antoine, şoku üstünden atamadan okula döner ve ödevi yapmamasının mazereti olarak annesinin öldüğü yalanını söyler. Anne ve baba sağlam bir şekilde okula geldikleri an ise gerçekler ortaya çıkar ve Antoine bir süreliğine uzaklaştırma cezası alır. Şimdi de ailesinden korktuğu için eve gitmeye korkan Antoine, yakın arkadaşıyla birlikte deniz kenarına kaçmaya karar verirler. Amaç babasının daktilosunu çalıp satarak para kazanmaktır. Ancak işler yine beklendiği gibi gitmez.
*
“KARANLIK YOLLARDA / SUR LES CHEMINS NOIRS” (14 Ağustos)
Pierre, ünlü bir kaşif ve yazardır, dünyayı düzenli olarak gezip macera peşindedir. Bir akşam, sarhoş bir şekilde bir otelin cephesine tırmanır ve birkaç kat aşağı düşer. Çarpma sonucu derin bir komaya girer. Gözlerini açtığında, neredeyse ayakta duramayacak durumda ve herkesin karşı olmasına rağmen, unutulmuş patikalardan Fransa’yı yürüyerek keşfetmeye karar verir. Zamanın ötesinde, benzersiz bir yolculuk başlar; oyuncu, Sylvain Tesson’ın izinden giderek hiper-kırsallığın peşine düşer.
*
“BORGO” (22 Ağustos)
Yönetmen koltuğunda Stéphane Demoustier’in oturduğu Borgo, 32 yaşında, deneyimli bir cezaevi gözetmeni olan Melissa’nın yaşamından bir kesiti odağına alıyor. Kocası ve iki küçük çocuğuyla birlikte Korsika’ya yerleşen Melissa için bu, yeni bir başlangıç fırsatıdır. Melissa, diğerlerinden biraz farklı bir cezaevinde çalışmaya başlar. Burada gardiyanları mahkûmların gözetlediği söylenir. Melissa’nın ortama uyum sağlaması, etkili biri gibi görünen genç mahkûm Saveriu’nun onu koruması altına almasıyla kolaylaşır. Ancak Saveriu serbest kaldıktan sonra Melissa ile yeniden iletişime geçer. Ondan bir iyilik isteyecektir… Ve böylece sinsi bir mekanizma işlemeye başlar.
Çok yazık.