Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Köyü’nde kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni evine 1 kilometre uzaklıktaki Eğertutmaz Deresi’nde bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın faillerinin bulunmasına ilişkin davada karar duruşması görüldü.
Davayı yakından takip eden Gazeteci Ersin Eroğlu ve tele1.com.tr haber müdür Fırat Yeşilçınar, duruşma salonunda yaşanan anları anlattı.
Zaman zaman tansiyonun yükseldiği duruşmanın ikinci oturumunda savcı mütalaayı okurken salonda gerginlik yaşandı. Bu nedenle oturuma ara verildi. Ersin Eroğlu duruşma detaylarını şöyle anlattı:
Sabahın erken saatlerinde duruşma başladı. Salon erken saatlerde dolmuştu ve hatta dışarıda kalanlarda vardı. Bugün 3 tanık dinlendi. Bunlardan birincisi Salim Güran’ın işçisi Ramazan Aksoy’du. Aksoy kendisine srulan sorulara genellikle bilmiyorum veya hatırlamıyorum şeklinde yanıtlar verdi. Bunların içinde önemli olanlardan birisi şuydu: Bir jandarma tutanağı vardı ve bu jandarma tutanağında Ramazan Atasoy’un Salim Güran’a küfür ettiği ve küfür ettikten sonra “Bunlar senin yüzünden bizim başımıza geldi” dediği ve komutana dönerek oradaki komutanlara soruşturmayı yürüten jandarmalara dönerek “Komutanım Salim Güran buraya geldiğinde dizleri ıslaktı üzerinde elbise vardı” bugün bu ifade soruldu Atasoy’a ve kendisi de hatırlamıyorum dedi. 18 yaşından küçük olduğu için ifadesi pedagog eşliğinde alındı.
ÇOBAN DARP EDİLDİĞİ GÜN İÇİN “HATIRLAMIYORUM” DEDİ
İkinci tanık ise Çoban Ahmet Akgün’dü. Hatırlarsanız Ahmet Akgün’ün aile meclisinde sorguya çekildiğini ve sonrasında darp edildiğini ve dövüldüğü görüntüleri paylaşmıştık. O görüntülerde yaklaşık 10 kişilik Güran, amca Erhan Güran’ın evinin önünde çobanlık yapan Ahmet Akgün’e Enes mi? Enes’i mi gördün? kadın mı? adam mı? gibi sorular soruyordu. Ahmet Akgün de ifadesinde o gün bu yaşanan olayları doğrulamakla birlikte oradaki sorgunun içeriğine dair detayı bir şey hatırlamadığını söyledi.
Tanık olarak dinlenen üçüncü isim ise o evin sahibi Erhan Güran’dı. Erhan Güran tanık ifadesinde Ahmet Akgün’ü darp ettiklerini kabul etti. Mahkeme başkanı kendisine dövdünüz mü diye sordu o da “tokat atılmıştır” diyerek yanıt verdi.
Tanıkların dinlenilmesinin ardından müşteki olarak baba Arif Güran dinlendi. Arif Güran kendi aile üyelerine Salim Güran’a, anne Yüksel Güran’a, Ağabey Enes Güran’ı suçlu görmediğini, bunların suçlu olduğuna inanmadığını, tek suçlunun Nevzat Bahtiyar olduğunu söyledi. İfadesinde sık sık sesini yükselterek konuştu. Nevzat Bahtiyar’a yönelik sert ifadeler kullandı. Bir yerde ağlamaya başladı. O sırada mahkeme salonu karıştı. Sanık yakınları Nevzat Bahtiyar’a tepki gösterdi. Mahkeme başkanı bu gerginliğin ardından sanık yakınlarını mahkeme salonundan çıkarttı. Yaklaşık yarım saat sonra ise duruşma yeniden başladı. Önce müşteki avukatı ve daha sonra Diyarbakır Barosu avukatları beyanlarda bulundular. Duruşmanın bugün bitmesi beklenmiyor. Fakat eğer yarın avukatların savunması çok uzun sürmezse davanın karara çıkma ihtimali yüksek görünüyor.
Mahkeme salonundaki gerginliğin devam ettiğini aktaran tele1.com.tr haber müdürü Fırat Yeşilçınar, Diyarbakır eski Baro Başkanı Nahit Eren’in, tanık ve sanıkların çelişkili ifadelerini ve sanık avukatlarının savunmalarını çürüten bir beyanda bulunduğunu aktardı. Yeşilçınar duruşma salonunda yükselen tansiyonu şöyle anlattı:
Sanık yakınları Nevzat Bahtiyar’a, avukatlarına, basın mensuplarına küfürler etti. En kaostan sonra mahkeme başkanı şöyle bir şey söyledi: Beni buradan kimse çıkaramaz demiş aile bireylerinden biri, bu yüzden mahkeme başkanı da herkesi içeriden çıkardı. Biz hemen Enes Güran’ın arkasında oturuyorduk, Nahit Eren her konuştuğunda ya kafasını sallıyordu ya da gülüyordu. Bazen de elini kaldırmaya çalışıyordu, hatta Yüksel Güran bile iki kez ayağa kalktı, mahkeme başkanı da yerine oturttu. Karara çıkacağı için dosya hem aile çok tedirgin, hem de sanıklar çok tedirgin. Bu gerginlikte genelde eski baro başkanı Nahit Eren çapraz sorguda soru sorarken ya da baro adına beyanda bulunurken yaşanıyor. Aslında Nahit Erenin konuşması kesiliyor.
“ÇOBAN AKGÜN’E SORU SORDURMADILAR”
Aile meclisi görüntüsüyle tanıdığımız çoban Ahmet Akgün’ çok kritik iki soru sorulurken, bütün sanık avukatları yerinden fırladı. Orada soruyu böldüler. Nahit Eren bir daha o soruyu soramadı. İkincisinde yeminli tercüman eşliğinde Kürtçe bir şeyler sormaya çalışıldı ancak yeniden böldüler. Üçüncüsünde Nevzat Bahtiyara soru sorulurken, yine çok kritik soru sorulurken bu kez bu kez Bahtiyar’ın avukatları yerinden zıpladı. Maalesef o sorularda yanıtlanmadı. Fark ettik ki bugün tanık olarak dinlene çoban çok tedirgindi. Her seferinde sağa sola bakıyordu. Savcı en son aşağı inip on un yüzüne bakmaya çalışırken, tanık avukatları araya girip bağırınca tanığın da dikkati dağılıyordu.
“İNTERNETE GİR GEÇMİŞİ SİL”
Nahit Eren iki şeye dikkat çekti birisi PSA, istismar olup olmadığına dikkat çekti. İç çamaşırının arka tarafında bulunduğunu söyledi. Bunun araştırılması gerektiğini söyledi. Bence bu duruşma için kritikti. HTS ile ilgiliyse herkesin bütün telefon dökümanlarını saniye saniye çıkarmış. Sanık avukatlarının o yüzden HTS’ye ilişkin söyleyeceği her şeyi çürüttü. Son olarak da şunu söyleyeyim Güran ailesinde ben ilk kez duydum, birisinin de internete gir geçmişi sil diye aratma yaptığını söyledi.
Kaynak: haber merkezi
Çok yazık.