Polisi yanıltmak istedi, izmarit raporuyla itiraf etti! İş insanı olan babasını öldürdü! | Son dakika haberleri

Yıl 2002… İstanbul Emniyeti’nin telsiz kanalında yangın muhaberesi yapılıyordu. Bahçelievler’de bir apartmanda çıkan yangınla ilgili polis ekipleri haber merkezine bilgi aktardı. Aktarılan bilgilere göre, elektrik kontağından çıktığı tahmin edilen yangının kontrol altına alındığı, yaralı ve can kaybının da olmadığı belirtildi. Bu bilgileri dinleyen haber merkezi “Tamam ekiplerimiz normale dönsün” dedi ve devam ederek “Merkez 75 153 ivedi Florya’ya geçin” dedi. Haber merkezi, Bakırköy İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ilçe ekibini anons etmişti. Florya’da bir adres vererek ekiplerin acil olarak oraya gitmesini istedi. Gelen ihbara göre bir villanın bahçesinde kanlar içinde yatan bir adam vardı.

CİNAYET VAKASI

Ekipler hızla olay yerine gitti. Bu sırada haber merkezi olay yerine ambulans ekiplerini de yönlendirdi. Kısa bir süre sonra A bölgesi olarak adlandırılan kanalda ilçe ekipleri haber merkezine “Merkez olay yerindeyiz. Şahıs ex. Olay bir cinayet vakası” dedi. Merkezden “Tamam siz çevre güvenliğini alın gerekli birimleri gönderiyorum” dendi. Ardından emniyetin ikinci kanalı olarak bilinen asayiş şube ekiplerinin yer aldığı kanalda muhabere başladı.

Habertürk Muhabiri Mustafa Şekeroğlu ve emekli polis memuru Bülent Arpacı

Haber merkezi, Bakırköy bölgesine bakan ekiplerin derhal olay yerine gitmesini istedi. Olay bir cinayet vakasıydı ve o gün de cinayet masasında nöbetçi olan ekip de 45 32’ydi. Ekipte yer alanlardan biri de Cinayet uzmanı genç polis memurlarından Bülent Arpacı’ydı.

İŞ İNSANI VAHŞİCE ÖLDÜRÜLMÜŞ

Cinayet uzmanı emekli polis memuru Bülent Arpacı, o gün hızla bölgeye gittiklerini belirterek “Olay yerine vardığımızda, bir iş insanı olan maktulümüzü villanın bahçesinde kanlar içinde bulduk. Olay yeri inceleme ekipleri olay yerinde inceleme yaparken biz de kendi çalışmamızı yapmaya başladık. Hemen kimlik bilgisine baktık. Maktulümüz kendi evinde öldürülmüştü. Cesedi bahçede bulundu ancak olay bahçede olmamıştı. Kan izlerine baktığımızda içeriye kadar uzanıyordu. Kan izleri içeride başlıyordu. Maktulümüz bıçakla öldürülmüştü. İlk darbeyi evin içinde almış ve sonra da dışarıya kadar çıkmış” dedi.

DİKKAT ÇEKEN DETAYLAR

İş insanı neden ve kim tarafından öldürülmüştü? Eve giren bir hırsız tarafından mı? Yoksa bir tandık tarafından mı cinayet işlenmişti? Tüm bu soruların cevabı Bülent Arpacı ve ekibinin yapacağı çalışmanın sonucunda verilecekti. Olay yerinde yapılan incelemelerde cinayet masasının dikkatini çeken ayrıtılar vardı.

Kapıda zorlama yoktu. İçeriye zorla girildiğine dair somut bir bulgu göze çarpmıyordu. Arpacı olay yerini incelerken gördüklerini şöyle anlattı; “Evin içerisinde sehpada çerez tabağı gördük. Birkaç içilmiş sigara izmaritini gördük. Sigara izmaritlerine baktık, iki farklı markadan sigara vardı. Bu da şunu gösteriyordu bu adam birileriyle oturmuş sigara içmiş çerez yemiş. Bu sigara izmariti sahibi katil mi onu bulduğumuzda ortaya çıkacak tabii. Belki de oturduğu kişiden sonra biri geldi. Bunu da bilmiyoruz.”

İKİ OĞLUNUN İFADESİNE BAŞVURULDU

Dedektiflerin yaptığı çalışmalara göre önce iş insanın profili ortaya çıkarıldı. 2 çocuk babası olan iş insanı yalnız yaşıyordu. Eşi ölmüş iki çocuğundan biri evli diğeri ise nişanlıydı ve evlilik hazırlığı yapıyordu. Arpacı, tüm bu bilgilere ulaştıklarını belirterek “Tabii iki oğluna haber verildi. Çocukları olay yerine geldi. Biz bilgi anlamında iki oğlunun ifadesine başvurduk. Maktulümüz at yarışları işinin içindeydi ve zengin biriydi. Çevresinde alacağı veya ödeme yapacağı kimse var mı yok mu araştırıp sormaya başladık. Nişanlı olan oğlu bize babasının bazı kişilere borç para verdiğini söyledi. Eve de kesin hırsızlık amaçlı girilmiş olabileceğini ifade etti” ifadelerini kullandı.

BİRÇOK KİŞİNİN İFADESİNİ ALINDI

İş insanın nişanlı olan oğlu cinayet masası dedektifleriyle yoğun bir zaman geçirmeye başladı. Polis ekiplerine babasının kimlerden alacağı olabileceğini söyleyerek, ekiplere bilgi veriyordu. Ekipler de verilen bu isimleri araştırıyordu. Şüpheli gösterilen kişilerin ifadeleri alınıyor ve çalışmalar yapılıyordu. Ancak bir ipucuna rastlanmıyordu. Arpacı, iş insanı olan maktulün altınları veya varsa paraları nerede sakladığına dair bir yer görülmediğini belirterek “Oğluna sorduk, kasa var mıydı? Varsa nerede diye sorduğumuzda bize bilmediğini söylemişti. Bu çocuk neredeyse her gün bizimle ve babamın şu kişiyle arası bozuktu yok şu kişiye para vermişti diyordu. Biz de bir gün Avcılar’a diğer gün Silivri’ye gidiyorduk ama ulaştığımız bir iz yoktu” dedi.

SİGARA MARKASI DİKKATİMİZİ ÇEKTİ

İş insanının eşi ölmüştü. Yapılan araştırmalarda iş insanı çapkın bir kişiydi. İlişki yaşadığı kadınlara ulaşıldı ancak bir türlü ipucu bulunamadı. Cinayet uzmanı Arpacı, babasının çevresinde şüpheli isimler veren maktulün nişanlı oğlunun içtiği sigara markasının dikkatini çektiğini söyleyerek “Bir gün bizim yanımızda sigara içti. İçtiği sigaranın markası dikkatimi çekti. Bu marka olay yerinde bulunan sigaralardan birine ait markaydı. Olay yerinde iki farklı sigara markasına ait içilmiş birçok izmarit vardı. Tabii maktulümüzün hangi marka sigara içtiğini bilmiyorduk. O iki markadan birini de bu oğlu içiyordu. Bu durum da oğlunu mercek altına almaya da başladık” şeklinde konuştu.

“BEN HİÇ EVE GİTMEDİM”

Dedektif Arpacı, sık sık görüştükleri maktulün oğlunun ifadesinde, babasından ayrı yaşadığını ve evlilik hazırlığı içinde olduğunu söylediğini belirterek, “Biz ona en son ne zaman babanla görüştün ve onun evine gittin diye hep sorduk. O bize uzun süredir babasının evine gitmediğini söyledi. Ancak biz bu ifadelere rağmen hem onun hem de abisinin kan örneğini de aldık. O bize şüpheli olabilecek isimleri söylediğinde arada biz ona ‘Bak başka bildiğin bir şey varsa söyle. Eve gitmedin mi’ dediğimizde ‘Yok’ diyordu. Ben de ‘Bak bulacağız’ diyordum” dedi.

KASANIN YERİ BULUNDU

Soruşturma derinleştirilmişti. Ancak katile ait henüz bir ize rastlanmamıştı. Adli Tıp Kurumu’nda sigara izmaritlerinin DNA sonucu beklenirken, cinayet masası evin içini bir kez daha görmek istedi. Bunun üzerine mühürledikleri eve bir kez daha gittiklerini belirten Arpacı “Eve gittik. Daha önce de evde alınan bir şey var mı yok mu çocuklarına sormuştuk. Kesin babamın paraları gitmiştir demişlerdi. Gasp veya hırsızlık olabileceğinden bahsediyorlardı. Eve girdik bir kez daha aradık. Bir odaya girdiğimde kapının arkasında duvara dayalı bir tablo gördüm. Hani ağlayan çocuk tablosu vardı o dönemler çok meşhurdu. Ben de tablonun düştüğünü sandım kaldırdım. Kaldırdığımda arkasında maktulün kasasını buldum. Çocuklar evde kasa yoktu demişlerdi. Bilmiyorlar olabilirdi.”

KASA PARA DOLU

Kasanın kilidi bulunup açıldığında, para dolu olduğu görüldü. Yani iş insanının para dolu kasası duruyordu. Bu da katil zanlısının eve gasp ya da hırsızlık amaçlı gelmediğini gösteriyordu. Katilin artık çok tanıdık olduğunu düşündüklerini anlatan Arpacı şöyle devam etti; “Bizim şüphelimiz bu nişanlı olan çocuktu. DNA sonucunu bekliyorduk. Bu süreçte bizi yanlış kişilere yönlendirerek, kendinden uzaklaştırmaya çalıştığını fark ettik.”

“ABİ YANLIŞ YERE GİDİYORUZ”

Beklenen Adli Tıp raporu geldi. İçilen sigaraların DNA sonucu cinayetin çözülmesini sağladı. İki farklı markadan iki farklı DNA çıktı. Biri öldürülen babanın DNA’sı diğeri ise nişanlı oğlunun DNA’sıydı. Cinayet masası dedektifleri, günlerdir kendilerine başka şüpheli isimler veren maktulün oğlunu gözaltına almak için tam yola çıkacağı sırada telefonla arandı. Arayan maktulün şüpheli oğluydu. Polise yine babasının alacak sorunu yaşadığı bir ismi bulduğunu söyleyerek, gelmelerini istedi.

Elde edilen delil sonucu birinci derece şüphelinin maktulün oğlu olduğunu vurgulayan Arpacı, o günü şöyle anlattı; “Tabii tabii geliyoruz sen hazırlan’ dedik. Onu Bakırköy’den aldık. Bize söylediği ismin Avcılar’da olduğunu söyledi. Biz bunu alıp Bakırköy’den Avcılar değil Gayrettepe yoluna geçince bize ‘Abi yanlış yere gidiyoruz Avcılar bu tarafta’ dedi. Yok dedik sen merak etme biz olayı çözdük istikametimiz Gayrettepe dedik.”

İTİRAF ETTİ

Şüphelinin yüz ifadesinin değiştiğini, artık yolun sonuna geldiğini hissettiğini anlatan Arpacı “Abi olayı çözdünüz galiba’ dedi. Evet dedik. ‘Sigaradan mı’ evet dedik. Bize hep yalan söyledin biz bulacağımızı sana söylemiştik’ dedik. Sonra ‘Abi tamam ben her şeyi anlatacağım’ dedi. Ama Gayrettepe’ye gitmeden sakin bir yerde anlatmak istiyorum’ dedi. Biz de tamam dedik. Ve sakin bir yere gittik. Sonra babasını nasıl öldürdüğünü bize anlattı” dedi.

NİŞANLISIYLA EVE GİTMİŞ

Cinayeti itiraf eden şüpheli, olay günü yaşananların detaylarını şöyle anlattı; “Babamla sorunlar yaşıyorduk. Parasal anlamda bize hiç destek olmuyordu. Ben de nişanlanmıştım. Ayrı ev tutmuştum. Olay günü nişanlımla babamın evine gittim. Nişanlımı tanıştırdım hem de evlilik olayımızı ona anlatacaktık. Evde oturup konuşuyorduk. Bir şeyler almak için mutfağa gittim. Döndüğümde babamın nişanlımı taciz ettiğini gördüm. Delirdim. Elime geçirdiğim bıçakla onu bıçakladım. Sonra nişanlımla kaçtık.”

İFADELER UYUMLU ÇIKTI

Bu ifade karşısında zanlının nişanlısının ifadesini aldıklarını belirten Arpacı “Nişanlısını aldık. O da benzer ifadelerde bulundu. Taşlar yerine oturmuştu. Bu tabii oğlu ve nişanlının iddiası. Ama gerçek olan katilin oğlu çıkmasıydı. Baba bıçaklandıktan sonra, sürünerek dışarı çıkıyor ve bahçede ölüyor. Vatandaşlar da bahçede adamı kanlar içinde görünce polise bildiriyorlar. Cinayeti içtikleri o sigara izmaritleri çözdü” dedi.

EMEKLİ OLDU

Yıllarca İstanbul Cinayet Masası’nda çalışan cinayet uzmanı Bülent Arpacı, ilk yıllarında çözdüğü bu cinayet dosyasından sonra onlarca olay çözdü. Türkiye gündemini sarsan birçok cinayet olayının çözümünde yer alan cinayet uzmanı Bülent Arpacı 2024 yılının başında emekli oldu.

Kaynağa git

İlgili gönderiler

İYİ Partili Çömez ‘Hesabı bir gün sorulur’ dedi, müthiş bağlantıları açıkladı

KKTC’nin Girne kentinde bulunan His Crown Residence adlı gayrimenkul yatırımından elde edilen 100 milyonlarca lira, Londra’daki bir adrese transfer edildi. Transferi yapan isim Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim, paranın…

Hatay’da 5 aydır süren yaşam mücadelesini kaybetti | Son dakika haberleri

Hatay’ın Dörtyol ilçesinde, sulama kanalında boğulma tehlikesi geçiren çocuk, 5 aydır tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. AA’nın haberine göre; ailesiyle ağustosta gittiği Kuzuculu Mahallesi’nde sulama kanalına düşen 3 yaşındaki T.…

Bir yanıt yazın

Okumaya devam et

İYİ Partili Çömez ‘Hesabı bir gün sorulur’ dedi, müthiş bağlantıları açıkladı

İYİ Partili Çömez ‘Hesabı bir gün sorulur’ dedi, müthiş bağlantıları açıkladı

Askeri Liman Projesinin Inşaatı Tepkilere Karşın Hızla Sürüyor: Turgutreis’te Acele Var

Askeri Liman Projesinin Inşaatı Tepkilere Karşın Hızla Sürüyor: Turgutreis’te Acele Var

Hatay’da 5 aydır süren yaşam mücadelesini kaybetti | Son dakika haberleri

Hatay’da 5 aydır süren yaşam mücadelesini kaybetti | Son dakika haberleri

Artvin-Ardahan karayolunda heyelan | Son dakika haberleri

Artvin-Ardahan karayolunda heyelan | Son dakika haberleri

Peş peşe sallantıların ardından Naci Görür’den ‘deprem’ uyarısı: O faya dikkat çekti

Peş peşe sallantıların ardından Naci Görür’den ‘deprem’ uyarısı: O faya dikkat çekti

Brezilya’da uçak düştü! Çok sayıda ölü var

Brezilya’da uçak düştü! Çok sayıda ölü var

DEM Parti’den Erbil Ziyareti: Heyet Talabani Ile Görüştü

DEM Parti’den Erbil Ziyareti: Heyet Talabani Ile Görüştü

İstanbul’da deniz mayını bulundu

İstanbul’da deniz mayını bulundu

Küfretti diyerek babasını bıçakladı

Küfretti diyerek babasını bıçakladı

Atalanta’dan Serie A’da üst üste 11. Galibiyet!

Atalanta’dan Serie A’da üst üste 11. Galibiyet!